Fırat Sarı savunmasına, “Benim hayattan artık bir beklentim, umudum kalmadı. İnsanlık onurum kalmadı. Burada her şeyi anlatmak istiyorum.” sözleriyle başladı.
Bu yılın Ocak ayından itibaren telefonlarının dinlendiğini bildiğini iddia eden Sarı, bebek ölümleriyle ilgili ihmal iddialarını kabul etmedi, hasta sevki konusundaki işleyişi anlattı.
Rüşvet karşılığı hasta almadıklarını öne süren Sarı, “112 sevk zincirini bozarak, rüşvet vererek asla hasta almadık. Her hastaneye eşit gönderiyorlar. Biz tıp merkezlerinden aldık.” diye konuştu.
582 yıla kadar hapis cezası istenen Sarı, 112 Acil Çağrı Merkezi’nden sevk olmadığını iddia etse de burada ambulans şoförü olan tutuklu sanıklardan Gıyasettin Mert Özdemir’le yaptığı işbirliğini anlattı, başka isimler de verdi. Sarı, “Gıyasettin Mert Özdemir, bebek sevki yapıyordu. Para veriyorduk bunun için. Mert ‘Devlette çalışıyorum, ödemeleri bana yapman sorun olur’ dedi. Paraların eşinin hesabına yatırılmasını istedi. Renas Reyap’ta çalışıyordu. Renas’tan hasta sevkini rica ederdik, para işlerine girmezdi.” dedi.
Fırat Sarı, anlaşmayı hastane yöneticileriyle yaptığını işleyişten haberdar olduklarını iddia etti. Ayrıca hastane yönetimlerinin hasta sayısının artırılması için kendinisi sıkıştırdığını da iddia eden Sarı’ya “Fişini çek-dedemin fişi” konuşması da soruldu.
Sarı, “Şaka yaptık kendi aramızda siz yapmıyor musunuz?” deyince Fırat Sarı’ya tepki gösteren savcı “Bizim üzerimizden örnek verme.” dedi.
Satılan SGK ilaçları da sorulan Sarı, bu konuda sanıklardan hemşireler Hakan Doğukan Taşçı ve Hasan Basri Gök’ü suçladı. Sarı, “Hayatımı kararttılar. En fazla 3 gün tuttuk o ilaçları. Artırma dedikleri o ama sonradan öğrendim ki satmışlar. Bu arkadaşlar asgari ücrete çalışıyor. İlaçları onda birine satmışlar 300-500 liraya.” diye konuştu.
Taşçı’nın kendisine, Ocak aynda dinlendiklerini söylediğini öne süren Sarı, 10 bebeğin ölümüyle ilgili ihmal iddialarını da kabul etmedi.
Sarı’nın “İhmal olduğunu, eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Çoğu bebeği ben görmedim zaten.” savunmasını yapması üzerine söz alan savcı, örgüt yöneticisi örgüt üyelerinin tüm suçlarından sorumlu olur şeklinde Fırat Sarı’ya yönelik bir açıklama yaptı.
Ölene kadar ilaca devam edeceksin şeklindeki telefon konuşması da hatırlatılan Sarı, “Bebek çok ağır durumdaydı, kardiyologlar birkaç gün içinde ölür demişti. İlacı hiç kesmeyeceksin demek için söyledim.” yanıtını verdi.
Fırat Sarı yoğun bakımların hemşirelere bırakıldığı suçlamalarını da kabul etmedi.
Fırat Sarı’nın savunmasının ardından davada ara karar çıktı. Sanıkların tutukluluğunun devamına karar verildi. Duruşma 26 Kasım’a ertelendi.