Bilim insanları, Mars’ta bir zamanlar yaşam olup olmadığını uzun süredir sorguluyor. Kızıl Gezegen’in bir zamanlar yaşanabilir olduğu fikri ilk olarak 1830’larda ortaya atıldı ve o zamandan beri dünya genelindeki bilim insanları bu teori üzerine yıllarca araştırma yaptı. Mars’ın, örneğin Venüs veya Satürn’e kıyasla, erken Dünya’ya benzerliği nedeniyle yaşam barındırmış olabileceği düşünülüyor.
ANTİK OKYANUS KIYISININ KEŞFİ
Hong Kong Politeknik Üniversitesi araştırmacıları, Çin’in Mars keşif aracı Zhurong’u kullanarak (Mayıs 2021’de Mars’a indi), Utopia Planitia bölgesinde antik bir kıyı şeridinin kanıtlarını bulduklarına inanıyorlar. 7 Kasım’da yayımlanan bir çalışmada, üniversitedeki araştırmacılar “güney Utopia’daki yakın kıyı bölgesinin bir evrim senaryosunu” ortaya koydular.
Araştırmacılar, bir zamanlar su kütlesi olduğuna inandıkları bölgeyi “çamur volkanik kökenli çukurlu koniler” ile tanımladılar. Ayrıca, Mars’ın bu bölgesinde “pankek benzeri fırlatma kraterlerinin, çokgen şeklindeki çukurların ve aşınmış akıntıların artan yoğunlukta” olduğu ve bunların “daha fazla su varlığına işaret ettiği” bulundu.
YAŞAM İÇİN EN GÜÇLÜ KANIT
Bu keşif, Mars’ta bir zamanlar su ve dolayısıyla yaşamın var olmuş olabileceği yönündeki en güçlü kanıtlardan biri olarak görülüyor. Ancak okyanusun çoktan kaybolduğu ve yaklaşık 260 milyon yıl önce kuruduğu düşünülüyor.
ÖNCEK BULGULAR VE ZORLUKLAR
Ağustos ayında yayımlanan bir başka çalışmada, bilim insanları gezegenin yüzeyinin birkaç mil altında bir su rezervuarının kanıtlarını bulduklarını açıkladılar. Ancak bu rezervuarın Mars’ın 12 mil derinliğinde olması, ona erişmeyi ve su kaynağının gerçekten orada olup olmadığını doğrulamayı zorlaştırıyor.
MARS’A İNSANLI GÖREVLERİN GELECEĞİ
Bilim insanları, Mars’ın yaşanabilir olduğunu kanıtlamaya çalışırken, bir gün Kızıl Gezegen’e insanlı görevler gönderme umutları da artıyor. Ancak, tıpkı Ay’a giden astronotlarda olduğu gibi, Mars’a seyahat etmek insanların vücutları üzerinde büyük bir etkiye sahip olabilir.
Bu yılın başlarında yapılan bir çalışmaya göre, Mars’a gitmek özellikle astronotların böbrekleri üzerinde büyük bir etkiye sahip olabilir. The Independent gazetesine konuşan çalışmanın baş yazarı Dr. Keith Siew konu hakkında “Şimdiye kadar gerçekleştirilen nispeten kısa uzay görevlerinde astronotlarda böbrek taşları gibi sağlık sorunlarının arttığını biliyoruz. Bu sorunların neden ortaya çıktığını veya Mars’a önerilen görev gibi daha uzun uçuşlarda ne olacağını bilmiyoruz. Eğer böbrekleri korumak için yeni yollar geliştiremezsek, bir astronot Mars’a ulaşabilir ama dönüş yolunda diyalize ihtiyaç duyabilir” dedi.
MARS’TA YAŞAM ARAYIŞI DEVAM EDİYOR
Genel olarak, bilim insanları Mars’ta bir zamanlar yaşam olup olmadığını kesin olarak belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyuyor. Ancak bu son keşif, doğru yönde atılmış önemli bir adım olarak görülüyor ve Kızıl Gezegen’in sırlarını çözmeye bir adım daha yaklaştırıyor.