Kur’an-ı Kerim’de adı geçen cennet meyvesi: Bir tanesinde binbir şifa var
Kış mevsimi geldiğinde pazar, market, manav tezgahında yer alan nar vücut için güçlü şifa kaynağı olan meyveler arasında yer alıyor. Tek bir tanesi bile vitamin deposu olan nar, sağlıklı yaşamın sırrı ve uzun yaşam için gerekli olan omega-5 içererek kalp ve ruh sağlığı destekliyor. Kuran-ı Kerim’de adı pek çok kez geçen nar, kanser karşıtı özelliğiyle de dikkat çekiyor.
Kış ayları geldiğinde tezgahlarda yerini alan ayıklaması zor ama tadı nefis olan nar, sağlığa faydalarıyla dikkat çekiyor. Nar meyvesinin Türkiye’de 15’ten fazla çeşidi bulunuyor. Nar en güçlü doğal antioksidan kaynaklarından biri ve Anadolu’nun binlerce yıllık tarihinde kesintisiz olarak tüketilen en önemli meyveler arasında yer alıyor.
Hititlerden günümüze kadar Anadolu’nun binlerce yıllık tarihinde kesintisiz olarak tüketilen ve aynı zamanda güçlü bir antioksidan kaynağı olan narın uzun ve sağlıklı yaşamak isteyenlerin vazgeçilmez bir meyvesi.
Anavatanı İran olmak üzere Güneydoğu Anadolu’yu da kapsayacak şekilde Ortadoğu, Kafkasya ve Hindistan’ın kuzeyinde görülen tropikal ve subtropikal iklimin meyvesi olan narın bilinen en eski meyvelerden biri olduğu belirtiliyor.
Bereketinde sembolü olan narın ismi Kur’an-ı Kerim’de de pek çok kez geçiyor. Çekirdek, su ve kabuk olmak üzere üç kısımında meydana gelen nar, besin değeri açısından da son derece zengin.
Muhteviyatında 124 çeşit farklı fitokimyasal olduğu bilimsel araştırmalar tarafından ortaya konmuş olan narda, ayrıca protein, karbonhidrat, kalsiyum, fosfor ve demir gibi maddeler ile B1, B2 ve C vitaminleri de bulunmaktadır. Yine meyvenin ağırlığının yarısını meydana getiren kabuk kısmında meyveye antimutajenik, antioksidan ve antibakteriyel özellikler veren maddeler vardır.
Türkiye’de 15’ten fazla çeşidi bulunan narın sanayi, ticaret ve eczacılık açısından eşsiz bir meyve. Kabuğunun özel yapısından dolayı yapısını ve besin değerlerini 4-6 aya kadar koruyabilen nadir meyveler arasında olan nardan kök boya, nar şerbeti, nar ekşisi, pekmez, şurup, likör, merhem, şampuan, duş jeli, krem ve gıda katkı maddesi gibi birçok ürün yapılmakta.
2010 yılında Columbia Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma ile tansiyonu düşürdüğü, kalp ve damar hastalıklarına karşı koruma sağladığı ortaya konan nar, ayrıca damar sertliğini de önlemektedir.
Yapılan bir başka araştırma, damar sertliği olan kişilerin düzenli nar tüketmeleri durumunda damar sertliklerinde yüzde 44 oranında bir azalma olduğunu ortaya koymuş, yine bir başka araştırma ise iki hafta boyunca günlük 50 ml nar suyu tüketen tansiyon hastalarının tansiyonlarının yüzde 5 oranında dikkat çekici bir düşüş gösterdiğini kanıtlamıştır.
Özellikle Zaghwani olarak bilinen nar çeşidinin meme kanseri hücreleri üzerinde yüksek sitotoksik etki gösterdiği de aynı şekilde bilimsel bulgularla kanıtlanmıştır. Araştırmalar, narın meyve tanelerinin tümör karşıtı özelliklere sahip olduğunu göstermektedir.
Geleneksel halk tıbbında ortadan ikiye kesildiğinde zarıyla birlikte kalp ve aort damarlarına benzediği ya da taneleri diş tanelerini andırdığı için kalp ve diş hastalıklarına iyi geldiğine inanılan narın bu özelliklerinin bilimsel verilerle desteklendiğini biliyoruz.
Kalbi adeta bir ilaç gibi koruma altına alan ve kan şekeri ile kolesterolün istikrarlı bir yapıya kavuşmasında olumlu etkileri gözlenen bu Cennet meyvesi damarları açmakta ve insana ferahlık vermekte, ayrıca diş ve dişeti rahatsızlıklarına iyi gelmektedir. Özellikle ağızda iyice çiğnendikten sonra bir süre bekletilip o şekilde yutulması, sağlıklı bir ağız için son derece olumlu sonuçlar üretmektedir.
Narlarda bulunan antioksidanlar, atardamarların, kalbin ve beynin iyi çalışmasını sağlayan yüksek tansiyonun düşürülmesine yardımcı olabilir. Ayrıca her gün nar suyu içmek sistolik kan basıncını düşürmeye katkı sağlayabilir.
İltihaplı rahatsızlıkları, diyabeti ve diğer sağlık sorunları olan kişilere fayda sağlayan nar suyu ayrıca hafızayı güçlendirmeye ve bilişsel işlevlerin fonksiyonlarını sürdürmesine katkı sağlar.
Nar sindirim rahatsızlıklarına karşı da oldukça etkilidir. Güçlü anti-bakteriyel ve anti-viral etkisi, bağırsakların düzgün çalışmasına müdahale edebilecek tüm zararlı mikroorganizmaları ve diğer bakterileri ortadan kaldırır. Nar ayrıca şişkinlik ve kabızlık problemlerini önleyerek sindirim sisteminin sağlıklı kalmasına yardımcı olmaktadır.
Nar alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Nar şeker oranı yüksek bir meyve olduğundan şeker hastalarının bu meyveyi kontrollü bir şekilde tüketmeleri gerekir.Nar hamile kadınlarda rahim kasılmasına neden olabildiği için tüketmeden önce mutlaka doktora danışılmalıdır. Yüksek riskli hamile kadınlar ilk üç aylık dönemde nar tüketmesi önerilmemektedir.Bu makale sadece genel bilgi verme amacıyla yazılmıştır ve doktor tavsiyesi olarak ele alınmaması gerekir.
Source link