Fenerbahçe’deki hukuki konuları konuşmak üzere yönetim kurulu üyeleri Fethi Pekin ve Alper Alpoğlu, kulüp avukatı Erden Gürden‘le birlikte HT Spor’a konuk oldu.
3 Temmuz’da uğranan zararlarla ilgili ilk duruşma yapılırken, sarı-lacivertli yöneticiler konuya açıklık getirdi.
“FENERBAHÇE’YE YAPILAN BİR KUMPAS”
Fethi Pekin’in açıklamaları şu şekilde:
“Yaklaşık 13.5 senelik bir süreç bu. 3 Temmuz 2011’de FETÖ’cü polislerin, savcıların, hakimlerin, terör örgütü üyesi olan kişilerin Fenerbahçe’ye, Aziz Yıldırım’a, Şekip Mosturoğlu’na, İlhan Ekşioğlu’na, bazı çalışanlarımıza yapılan bir operasyon, kumpas. Aziz Başkan başından beri ifade ediyor.”
“İlk 7 yılı Aziz başkan zamanı, son 7 yılki dönem de bizim zamanımız… Bu operasyon sonucunda tutuklamalar, yargılamalar oldu. Haklarında cezalar verildi ve daha sonra yeniden yargılanarak beraat ettiler. Bu beraat kararları Yargıtay’da onandı. En başından beri dediğimiz ‘Biz şike yapmadık, bu işlerin içinde yokuz, bu bir kumpastır’ söylemlerimiz kanıtlanmış oldu.”
“TAZMİNAT DAVASI İÇİN KARARLARIN NETLEŞMESİNİ BEKLEDİK”
“Biz bir bayrak devraldık ve kulübün bütün davalarını inceledik. Kumpas ve sözde şike yargılamasını yakından takip etmeye başladık. Süreç sonunda haklı çıktık ve beraat kararları onandı. Akabinde 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kumpas davasında yüzlerce, binlerce yıl ceza çıktı. Birçoğu firarda birçoğu içeride… Bu cezalar neden verildi? Örgüt mensubu olmalarından, zincirleme evrakta sahtecilik yapmalarından dolayı, kanunsuz yere dinlemeler ve özel hayatın ihlali gibi birçok suçtan ceza aldılar. Yargı mensupları da Yargıtay’da yargılanıyor, o süreç devam ediyor. Sonuca göre onunla da ilgili bir girişimimiz olabilir. Tazminat davasını açmak için beraat kararlarının netleşmesini bekledik. Şekip Bey’le (Mosturoğlu) birlikte dosyanın hızlandırılması için girişimlerde bulunduk. Dosya zaman aşımına uğrama riski olan dosyaydı, zaman aşımına uğrayınca da beraat etmiyorsunuz. Bu da olumlu bir şey değil.”
“TFF’YE DAVAMIZI AÇTIK”
“Kumpas davası da sonuçlanınca hukukçu ordusuyla hazırlıklarımızı yapmaya başladık. Fenerbahçe’nin uğradığı maddi zarar, itibar kaybetmemiz, futbolcularımızdan olmamız, borsadaki değerimizin düşmesi, 2 tane men cezası… Bu zararların tazminiyle ilgili çalışmaları yaptık ve ilk önce federasyona dava açtık. Haksız yere, savunmamız bile alınmadan, disipline sevk edilmeden men edilmemizden dolayı… Bu kısımla ilgili TFF’ye davamızı açtık.”
“Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı olmak üzere sulh dilekçesi verdik. Her 2 bakanlıkta bu dilekçeye ret cevabı verdi. Akabinde İçişleri Bakanlığı’na da dava açtık. Biz devletle davalaşmak istemiyoruz, helalleşmek istiyoruz.”
“Biz tüm mecralarda, devlet büyüklerimizle yaptığımız görüşmelerde dile getiriyoruz. Dilekçeler veriyoruz, bir gayret içerisindeyiz. Saha içi ve dışında adalet ve fair-play arayışındayız.”
“HİÇBİRİNİN HUKUKİ DAYANAĞI YOK”
Erden Gürden’in açıklamaları ise şöyle:
“Karşı taraf davayı uzatmak adına çok enteresan itirazlarda bulundu. Hakimi reddederek zaman kazanmak istiyorlar. Bunların hiçbirinin hukuki dayanağı yok.”
“YASADIŞI BAHİS TÜRK FUTBOLUNUN KONUSU”
Alper Alpoğlu ise şunları söyledi:
“Bir kulüp sırtına yasa dışı bahis sitesinin sonuna eklenti koyarak maça çıktı. 90 dakika boyunca yapabileceği bütün reklamı yaptı. Gündem olmaya başladıkça bu yasa dışı bahis sitesi, aradıkları reklamın daha fazlasını yapmış oldu. İlgili kulübün yetkililerinden para aldık, almadık, yarısını aldık diyenler oldu. Başkanımız yasadışı bahis konusunda en başından beri en büyük mücadeleyi verenlerden biridir. 10’un üzerinde kuruma başvuru yaptık, bu tüm Türk futbolunun, Türkiye’nin konusu…”
