Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2024 08:08
“Bahar” dizisindeki performansıyla dikkat çeken Alisa Sezen Sever, 8 Aralık’ta düzenlenecek 50. Pantene Altın Kelebek Ödül Töreni’nde “Pantene Yıldızı Parlayanlar” kategorisinde ödül alacak. Sever, tören gecesi heyecanını paylaştı: “Çok özel ve gurur verici bir ödül. Bu ödüle layık görüldüğüm için gerçekten çok mutluyum. Çok çok öncesinde hayalini kurduğum bir geceydi zaten. Bu yüzden aslında hayalini kurduğum bir şeyin gerçekleşmesini izliyorum şu an.”
◊ Oyunculuğa ne zaman başladınız?
– Oyunculuğa yaklaşık 5 yaşımda başladım, “Hayatımın Rolü” adlı diziyle. Daha ilk projemde Haluk Abi (Bilginer) gibi usta bir oyuncuyla oynamak benim için büyük şanstı.
◊ Öncesinde de rol aldığınız işler var ama “Bahar” dizisiyle parladınız diyebiliriz aslında. Dönüm noktanız olarak görüyor musunuz?
– Bugüne kadar rol aldığım, dahil olduğum her projeyi dönüm noktam olarak düşünüp aynı özenle çalıştım. Fakat “Bahar” tabii ki yolumdaki en önemli taşlardan biri oldu.
◊ 18 yaşındasınız ve birçok başarılı projede yer aldınız. Sizce bunu hangi yönünüzle başardınız?
– Eğer bir şeyi kafama koyduysam gerçekleştirmek için elimden gelen her şeyi yapıyorum diyebilirim. Küçüklüğümden beri kendimi geliştirebilmek için çok çalıştım ve çabaladım. Hâlâ da devam ediyorum. Bu süreç boyunca yanımda olan ve olmaya da devam edeceğine emin olduğum insanlar da çok büyük bir etken tabii ki. Hepsine tek tek teşekkür ediyorum bana inandıkları için. ‘Yapamazsın, beceremezsin’ diyen herkese kulaklarımı tıkadım ve ulaşmaya çalıştığım şeyler yolunda emin adımlarla ilerlemeye devam ediyorum. Tabii ki umutsuzluğa kapıldığım anlar da oldu fakat her düştüğümde bir şekilde ayağa kalkmayı başardım.
FARKINDALIK YARATABİLMEK EN BÜYÜK HAYALİM
◊ Oyunculukla ilgili en büyük hayaliniz nedir?
– Oyunculuğa başlama sebebim aslında dünyaya bir şeyler anlatabilmek, bazen sözlerle söylenemeyen şeyleri oynayarak anlatabilmekti. Bu yüzden gerçekten insanlarda bir farkındalık yaratabilmek en büyük hayalim diyebilirim. Bir de öğrenmenin bir sonu olmadığını düşünüyorum ve kendi mesleğim, sanat tarihi vb. alanlarda da öğrenebildiğim kadar çok şey öğrenmek istiyorum.
◊ Kiminle birlikte aynı projede yer almak istersiniz?
– Aslında bu sorunun birçok cevabı var ama ilk aklıma gelenlerden biri olan Margot Robbie ile beraber çalışmayı çok isterdim. Onu ilk “Suicide Squad” filminde Harley Quinn olarak izlediğimden beri hayranım gerçekten. Türkiye’den de aynı şekilde çok fazla isim söyleyebilirim. Engin Günaydın, Serkan Keskin, Burcu Biricik, Uğur Polat, Halit Ergenç, Zerrin Tekindor, Merve Dizdar, Demet Akbağ yine aklıma ilk gelen isimlerden. Bari bu röportaj ile bu isimler özelinde de totem yapmış olayım.
KENDİMİ BİLDİM BİLELİ DANS EDİYORUM
◊ İş dışında neler yaparsınız?
– Dans etmek hayatımın en büyük parçalarından biri oyunculuktan sonra. Kendimi bildim bileli dans ediyorum ve gerçekten dans ederken kendimi iyileşmiş hissediyorum. Uzun süre bale yaptım yaklaşık 12 yıl kadar, geçen sene mezun olup yaklaşık 1 yıl kadar da eğitmenlik yaptım. En çok istediğim şeylerden biri de dans okulu açmak bu arada. Aslında biraz iç içeler ama müzik dinlemeyi ve yapmayı da çok seviyorum. Yıllar içinde pek çok enstrüman denedim, en son bateride atan kalbi ve enerjiyi buldum.
◊ Hayattaki olmazsa olmazlarınız nelerdir?
– Sevgi… İlla bir insana olmak zorunda değil, bir filme, bir hayvana, bir işe, bir çiçeğe… Sevgi bizi besler ve potansiyelimizi ortaya çıkartmamıza yardımcı olur.
◊ Popülarite hayatınızı nasıl etkiledi, neler değişti rutininizde?
– Popülarite bu işin size anlık haz veren, yüzünüzü güldüren kısmı. Bir pastanın üstüne en son konulan kiraz tanesi gibi düşünüyorum ben. Ama çocuk yaşta başladığım için başından beri kademe kademe “popülarite” dediğimiz göz önünde bulunma, sosyal medyadan takip edilmenin artacağını hemen hemen tahmin ediyordum. Hayatımda değiştirdiği pek bir şey yok aslında ben hâlâ aynı Alisa’yım, hâlâ aynı insanım. Tek farklı olan şey beni tanıyan, seven birçok insanla karşılaşıp onlarla tanışmak. Gerçekten hepsi çok tatlılar. Beni bu kadar çok seven insan olduğunu görmek çok güzel.
Çok özel ve gurur verici bir ödül
◊ Gelelim Pantene Altın Kelebek gecesine… Rising Star seçildiniz. Böyle bir ödüle layık görülmek size ne hissettirdi?
– Bu gerçekten çok özel ve gurur verici bir ödül. Bu ödüle layık görüldüğüm için gerçekten çok mutluyum. Hem çok küçük yaşlardan itibaren gösterdiğim çabamın ve emeklerimin karşılığını yavaş yavaş aldığımı hissediyorum hem de küçükken Pantene Yıldızı Parlayanlardan biri olduğumun hayallerini kurarak saçlarımı savurduğum günlerin gerçeğe dönüşmesini izliyorum. Beni bu ödüle layık gören herkese teşekkür ediyorum.
◊ Heyecanlı mısınız?
– Heyecanlıyım tabii ki. O tatlı heyecanın da tadını çıkarmak çok zevkli ama zamanı geldiğinde heyecanımı bir kenara bırakıp sahneye çıkmaya çalışacağım.
ZENDAYA’NIN STALKER’IYIM
◊ Geceyle ilgili hayalleriniz neler?
-Bu gece çok çok öncesinde hayalini kurduğum bir geceydi zaten. Bu yüzden aslında hayalini kurduğum bir şeyin gerçekleşmesini izliyorum şu an.
◊ Nasıl hazırlanıyorsunuz? Biraz tüyo alabilir miyiz?
– Belirgin bir şey söyleyemem ama oynadığım dizilerde de karakteri hayal ederken Pinterest üzerinden moodboard oluşturmaya bayılıyorum. Çünkü zihnimde olan şeyi üç boyutlu, canlı olarak görebiliyorum. O moodboard’u hemen annemle, ajansımla ve çevremdeki yakınlarımla paylaşıp üzerine konuşuyoruz da. Sonrasında zaten o gece geliyor ve kafamda canlandırıp hayalini kurduğum şekilde hazırlanıyorum. Mesela özellikle böyle geceleri düşündüğümde gerçekten idol olarak gördüğüm Zendaya’nın tam bir stalker’ıyım diyebiliriz. Giydiği her şey, her detay müthiş ve tabii kendisi de imza gibi taşıyor. Son olarak saçlarımı da sevgili Pantene ekibine emanet ediyorum, yani tüm gecenin keyifli ve ışıl ışıl geçmesi için kocaman bir ekip yoğun bir şekilde çalışıyoruz diyebilirim.