Bugün ne günü? 20 Kasım’da kutlanan özel günler neler? Dünya Çocuk Hakları Günü nedir?



BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞMESİ – 20 KASIM 1989

Çocuk Hakları Sözleşmesinin oluşumu, 1924 Cenevre Çocuk Hakları Bildirgesi ve 1959 Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirgesine dayanır. Bildirgeler, çocukların çıkarları yönündeki özel ve kamusal nitelikteki girişimler açısından o günden bu yana bir kılavuz işlevi görmüşlerdir. Bildirgeler, devletler tarafından kabul edilen ancak, uyulmadığı takdirde bağlayıcılığı ve yaptırımı bulunmayan ilan edilmiş genel ilkelerdir. Sözleşmeler ise, kendisine taraf olan devletleri bağlayan bir yasa niteliğindedir. Bu nedenle Çocuk Haklarının da bağlayıcı bir sözleşme ile güvence altına alınması gerekliliği doğmuştur.

Çocuk Haklarına dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi, Uluslararası hukukta Çocuk Haklarının tanınması ve korunmasına ilişkin en kapsamlı düzenlemeyi içeren metindir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun oy birliği ile kabul ettiği sözleşme metnini 26 Ocak 1990′ da imzaya açmış ve 2 Eylül 1990’da ise sözleşmeyi onaylayan devletlerde yürürlüğe girmiştir.

Türkiye, 14 Eylül 1990’da, Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde toplanan ” Çocuklar İçin Dünya Zirvesi”nde sözleşmeyi imzalamıştır ancak sözleşme Aralık 1994’de Meclisten geçirilerek yürürlüğe girmiştir.

Bu sözleşme “Dünya Çocuklarının İnsan Hakları Yasası” sayılmaktadır. Çocuk Hakları Sözleşmesi 18 yaşına kadar olan insanları ‘Çocuk’ olarak niteleyip, onların ‘yaşama, korunma, gelişme ve katılım haklarını güvence altına almaktadır. Özel ilgi ve eğitim gerektiren çocuklar için, özel düzenlemeler ve hükümler öngörmektedir.

Sözleşme, çocuk haklarına ilişkin bu güne dek hazırlanmış en eksiksiz belgedir ve ayrıca bu haklara uluslararası yasa gücü kazandıran ilk belgedir. Sözleşmenin diğer bir özelliği de insan hakları ile ilgili uluslararası antlaşmalar arasında en kısa zamanda yürürlüğe giren belge oluşudur.

Bugüne kadar yapılmış düzenlemelerden farklı olarak, bu sözleşme çocukların katılım haklarını da düzenlemiştir. Çocuklara kendi haklarında karar verebilme ve kişiliklerini geliştirebilme, toplumsal örgütlenmelerde kendilerini ifade edebilme haklarını da tanımıştır.

Bu sözleşmeyle çocukların içinde bulunabilecekleri her bir özel durum ( istismar edilmiş olma, çalışan çocuklar, mülteci çocuklar, savaş mağduru çocuklar, madde bağımlılığı gibi ) ayrıca düzenlenmiştir.

Sözleşme, uluslararası hukuk açısından çocuklara yönelik tutum ve davranışlara ilişkin evrensel standartları düzenleyen ve bağlayıcı güce sahip hukuksal bir metindir.

Çocuk Hakları’nı şu alt başlıklarda incelemek mümkündür:

1- Refah Hakları: Bu haklar bütün çocukların beslenme, tıbbi hizmet, barınma ve eğitim gereksinimlerini sağlar.

2- Korumacı Haklar: Çocukları yetersiz ilgiden, ev içindeki ihmal, fiziksel ya da duygusal istismardan ya da başka herhangi bir tehlikeden koruyacak haklarla ilgilidir. Korumacı hakların, çocukları yetişkinlere bağımlı kıldığını ve özerkliklerini yok ettiği için eleştiren kimi çocuk hakları savunucuları, korumacı hakların tanımlanması ve uygulanmasında çok hassas olmak gerektiğini ileri sürmektedirler.

3-Yetişkin Hakları: Aynı anda yetişkinlerin tek başlarına sahip oldukları haklara çocukların da sahip olmaları gerektiğini söylemektedir. Bu yetişkin haklarını genç insanlara tanımak, onların önemli alanlardaki özerkliklerini ve bağımsızlıklarını arttıracaktır.

4-Ana-Babalara karşı Haklar: Çocukların reşitlik yaşına ulaşmadan önce, ana-babaları karşısında daha fazla bağımsızlık sahibi olmaları gerektiğini ifade eder. Yetişkin hakları gibi bu hakların amacı da çocukları korumak değil, kişisel özelliklerini artırmaktır.

Çocuk haklarına dair sözleşme 2 Eylül 1990 tarihinde uluslararası yasa statüsüne kavuşmasından bugüne kadar dünya üzerinde Amerika, Birleşik Arap Emirlikleri ve Somali olmak üzere 3 ülke dışında dünyadaki tüm ülkelerce imzalanmış, tarihteki en yaygın kabul gören ve onaylanan insan hakları belgesi olma özelliğini kazanmıştır.

Bugün dünya çocuklarının %96’sı çocuk haklarını korumak için yasal yükümlülük altına giren ülkelerde yaşamaktadır. Sözleşmeyi onaylayan her ülke çocuklarla ilgili yükümlülüklerini yerine getirmelerinde anne-babalara ve sorumlu olan tüm kuruluşlara yardımcı olacak tüm önlemleri almakla yükümlüdür. Bunu yapacağını onaylamış ve imza ile yükümlülük altına girmiştir.

Ancak gözlemler imzacı ülkeler içerisinde Birleşmiş Milletlere rapor yollayan 43 ülkeden 14‘ünün sözleşme ilkelerini kendi anayasalarına uyarladıklarını göstermektedir. Diğer 35 ülke sözleşmeye uyum sağlamak için yeni yasalar çıkartmış ya da mevcut yasalarda değişiklikler yapmışlardır. 13 ülke ise bunları yapmamasına karşın çocukları kendi hakları konusunda bilinçlendirmek için sözleşmeyi okul programlarına ve derslere dâhil ederek tanıtım ve eğitim faaliyetlerine girmişlerdir.



Source link

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir