COVID-19 pandemisinin en önemli teknolojik kazanımlarından biri olan mRNA aşıları, şimdi de kanserle mücadelede devrim yaratma potansiyeliyle gündemde. COVID-19 aşılarıyla dünyanın dikkatini çeken bu teknoloji, bağışıklık sistemini eğiterek hastalıklarla daha etkili bir şekilde savaşmayı mümkün kılıyor.
mRNA kanser aşıları, vücudun bağışıklık sistemine belirli kanser türlerini hedef alma ve yok etme “talimatlarını” veriyor. Bu aşılar, hastanın kanserli dokusundan alınan biyopsilerle kişiselleştiriliyor. Genetik analizlerin ardından, her bir hastanın kanserine özgü bir tedavi hazırlanıyor.mRNA AŞISI NEDİR? GELENEKSEL AŞIDAN FARKLARI NELERDİR? Mesajcı RNA (mRNA) aşıları, vücudun bağışıklık sistemini belirli bir protein hakkında “eğitmek” için geliştirilmiş yenilikçi bir aşı türüdür. Geleneksel aşıların aksine, burada doğrudan bir patojen parçası (örneğin protein) verilmez; bunun yerine, o proteinin nasıl üretileceğini anlatan mesajcı RNA (mRNA) molekülü kullanılır. mRNA aşıları canlı patojen içermez, bu nedenle enfeksiyon riski taşımaz. Ayrıca sitoplazmada kalır ve çekirdekle etkileşime girmezler. Bu da genetik bütünlüğü korur. Sentez süreci hücre dışı olarak gerçekleştiği için, mRNA aşıları geleneksel aşı üretimine göre çok daha kısa sürede tasarlanıp üretilebilir. Bu özellik, özellikle pandemi gibi acil durumlarda büyük bir avantaj sağlar. Özellikle kanser aşılarında, hastaya özgü antijen dizileri kullanılarak bireyselleştirilmiş tedavi yaklaşımları geliştirilebilir.Tüm dünyada kanser aşısı için çalışmalar olsa da bu alanda öncülüğü İngiltere yapıyor. Ülkede başlatılan “Kanser Aşıları Başlangıç Platformu,” hem ulusal hem de uluslararası düzeyde klinik denemelerin hızla yürütülmesini sağlıyor. Bunun yanı sıra İngiliz hükumeti, BioNTech ve Moderna gibi şirketlerle uzun vadeli ortaklıklar kurarak, kanser tedavisi için önemli yatırımlar yaptı.İngiltere hükumetine mRNA kanser aşısı alanında danışmanlık yapan Onkolojist Lennard Lee, ülkede devam eden 15 kanser aşısı denemesi olduğunu söylerken, 2026 yılının ilk aylarında sonuç almayı umduklarını aktardı. Lee, Wired’a verdiği röportajda “Başarılı olursa, COVID için ilk lisanslı mRNA aşısından sadece 5 yıl sonra, ilk onaylı kişiselleştirilmiş mRNA kanser aşısını icat etmiş olacağız. Bu oldukça etkileyici” ifadelerini kullandı.Şu anda dünya genelinde yüzlerce mRNA kanser aşısı denemesi devam ediyor. İlk onaylı mRNA kanser aşısının önümüzdeki birkaç yıl içinde piyasaya sürülmesi hedefleniyor. Eğer bu teknoloji başarılı olursa, sadece pandeminin gümüş astarı olmakla kalmayıp, aynı zamanda tıpta ve kanser tedavisinde yeni bir çağ başlatabilir.