Son günlerde ünlülere yapılan operasyonla gündeme gelen yasa dışı bahis ve yasa dışı bahisle mücadele konusu, gerek MASAK raporlarında gerekse Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nde ulusal güvenliği tehdit eden suç unsurları arasında sayılıyor.
Yasa dışı bahis, suç gelirlerinin aklanması, servet transferi ve terör örgütlerinin finansmanında kullanılan önemli araçlardan biri… Türkiye’nin Ulusal Güvenlik Belgesi olan Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nde suç niteliğindeki iktisadi faaliyetler arasında sayılan suç gelirlerinin aklanması (kara para aklama) ulusal güvenliğe tehdit olarak görülüyor. Bu doğrultuda, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK)’nun kara para aklamaya ilişkin verileri dikkat çekiyor.
MASAK tarafından yayımlanan 2021 yılı faaliyet raporuna göre, büyük çoğunluğu yükümlü finansal kuruluşlardan olmak üzere 2021 yılında aklama veya ilgili öncül suçlara ilişkin MASAK’a yapılan bildirim sayısı 504 bin 602.
MASAK’a yapılan başvurular günümüzde 2021 rakamlarının iki katına çıkmış durumda. Bildirimlerde adı/unvanı geçen kişi sayısı yaklaşık 500 bin, hakkında inceleme yapılan kişi sayısı ise yaklaşık 80 bin. Bildirim sayısının fazlalığından veya yapılan işlemin mahiyetinden dolayı bildirimlere konu tüm işlemler aynı yıl içinde yapılamıyor ve bir sonraki yıla aktırılıyor.
YÜZDE 71’İ YASA DIŞI BAHİS VE KUMARDAN
MASAK’a yapılan bildirimlerin yüzde 71.34’ü yasa dışı bahis ve kumar, yüzde 14.81’i vergi kaçakçılığı, yüzde 4.6’sı ise dolandırıcılık suçlarına ilişkin. Bildirimlerde en büyük paya sahip yasa dışı bahis suçu kapsamında bugüne kadar binlerce kişinin milyonlarca liralık malvarlığına el koyma işlemi gerçekleştirildi. Ayrıca yurt dışındaki kripto varlık platformlarına aktarılan 60 milyon dolar değerinde kripto varlığa el konuldu.
Kara para aklama suçunda en büyük paya sahip olması nedeniyle çevrim içi bahis platformlarından kaynaklanan para hareketliliğinin kolluk güçleri tarafından yakın takibe alınması, bildirim ve ihbarlarda hızlı işlem yapılabilmesi adına MASAK personeli sayısı da yıllar itibariyle artırılıyor.
TERÖR ÖRGÜTLERİNE AKAN PARA
Türkiye’de PKK/KCK ve özellikle FETÖ’nün, terör eylemlerinin finansmanında ve kara para aklamada kâr amacı gütmeyen kuruluşları yoğun şekilde kullandıkları görülmüş ve 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra yüzlerce dernek, sendika ve vakıf kapatılmıştı.
PKK/KCK terör örgütü Avrupa’daki Kürt kökenli şahıslardan bağış toplama amacını taşıyan pek çok yardım kuruluşuna sahip. Kürt Kızılayı (HSK) olarak bilinen oluşum bu kâr amacı gütmeyen kuruluşlardan en namlısı olarak göze çarpıyor.
PKK/KCK, Kürt Kızılayı’nın bağış toplayan ve bunları yoksul Kürt halkına dağıtan bir yardım kuruluşu olduğunu iddia etse de gerçekte bu oluşum, bağışçılardan alınan paraları terör örgütüne aktarıyor. Terör örgütü böylece kâr amacı gütmeyen kuruluşlar aracılığıyla örgüt destekçisi olmasalar bile Kürt kökenli bağışçıların da terörü finanse etmelerini ve parayı aklamalarını sağlıyor. Bu konu ülkemiz açısından çok önemli bir ulusal güvenlik meselesi görülüyor.