Her zaman yorgun musunuz? Uzmanı 2 ciddi işareti açıkladı



Her zaman yorgun musunuz? Uzmanı 2 ciddi işareti açıkladı

Yorgunluk, çoğu zaman günlük yaşamın bir parçası olarak kabul edilse de, sürekli bitkinlik hissi, altta yatan ciddi sağlık sorunlarının bir işareti olabilir. Uzmanlar, sık sık yorgunluk hissi yaşayanları, özellikle iki önemli belirti konusunda uyarıyor. Bu belirtiler, daha büyük bir sağlık sorununun habercisi olabilir.

Dr. Milli Raizada, uzun süreli yorgunluğun genellikle endişe verici olmasa da, bu durumun birkaç haftadan uzun sürmesi halinde tıbbi yardım alınması gerektiğini vurguluyor.
Yorgunluk, hafif fiziksel aktivitelerden sonra bile kendini hissedebiliyorsa, bu da bir doktora görünmek için bir neden olabilir. Egzersiz sonrası halsizlik olarak bilinen bu durum, ciddi bir sorunun belirtisi olabilir.
Dr. Raizada, bu tür belirtilerin, kronik yorgunluk sendromu (KYS) olarak bilinen miyaljik ensefalomiyelit (ME) hastalığının işaretleri olabileceğini belirtiyor. İngiltere’de yaklaşık 250 bin kişiyi etkileyen bu hastalık, aşırı uyku sorunları ve bilişsel zorluklarla, yani düşünme, konsantre olma ve hatırlama güçlükleriyle kendini gösteriyor.
Bu rahatsızlık, pek çok hasta için günlük yaşamı sürdürebilmek, iş ve diğer aktivitelerde verimli olabilmek oldukça zor hale getiriyor. Ancak bu hastalıkla yaşayanların yalnızca yüzde 10’una tanı konabiliyor. Dr. Raizada, bunun nedeninin bazı belirtilerin gözden kaçırılması olabileceğini ifade ediyor.
Uzmanlar, birkaç hafta süren yorgunluk ile egzersiz sonrası aşırı halsizliğin kırmızı bayraklar olduğunu belirtiyor. Dr. Raizada, Huff Post UK’ye verdiği demeçte, “Altı aydan uzun süren amansız yorgunluk, kronik yorgunluk sendromu tanı kriterlerini karşılıyor. Ancak birkaç haftalık yorgunluk da göz ardı edilmemeli,” diyerek erken değerlendirme ve kan testlerinin önemine dikkat çekiyor.
Kronik yorgunluk sendromunun kesin bir tedavisi bulunmasa da, semptomları hafifletmek için antidepresanlar, fizyoterapi ve danışmanlık gibi tedavi yöntemleri denenebiliyor. NHS, enerji yönetiminin en etkili tedavi yöntemlerinden biri olabileceğini ve semptomları kötüleştirmeden mevcut enerjiden en iyi şekilde nasıl yararlanılacağına dair rehberlik sağladığını belirtiyor.