Merkez Bankası 250 baz puanlık indirimle faizi yüzde 42,5’e çekti. Aslında beklentinin oldukça altında gelen şubat enflasyonu sonrası daha sert bir faiz indirimi de piyasa fiyatlamalarına girmişti.
Karar metninde sıkı duruşun devam edeceğine ilişkin vurgular yer almayı sürdürdü. Merkez Bankası faiz indirimlerini sürdürmekle beraber, sıkı politik duruşu daha çok makroihtiyati tedbirler üzerinden yapıyor. Nitekim bu noktada atılan adımlar da metinde vurgulandı. Banka talepteki güçlü seyrin devamına işaret etti. Fakat güçlü talep altında faiz indirimlerinin de sürüyor olması, yıl sonu enflasyon hedefini (Yüzde 24) zora sokuyor.
Neden?
İç talebin devam ettiği vurgusu metinde zaten var. Talebin devam ettiği noktada faiz indirimleri iç talebi güçlü tutmaya devam edecektir. Bankanın yüzde 24 olan hedefindense üst bant olarak belirlenen yüzde 29 seviyesi daha mantıklı bir hedef olabilir. Nitekim maliye tarafından gelen zayıf desteği de eklersek, yıl içerisinde enflasyonda yukarı yönde revizyonlar da görmemiz muhtemel.
Enflasyonist riskler devam ediyor
*Ekstrem hava soğuklukları nedeniyle özellikle Çukurova’daki birçok tarımsal bölgede don olayları yaşandı. Bu durumun gelecek aylarda gıda fiyatlarını yukarı yönde etkilemesi bekleniyor.
*Ocak ayında artırılan SGK katkı payı Şubat’ta düşürülmüştü. Etkisi tek seferlikti. Dolayısıyla Mart ayına yansıması olmayacak.
*Şubat enflasyonunda düşüşe en yüksek katkıyı giyim vermişti (- Yüzde 5). Mart ayı ile birlikte sezon değişiyor ve burada da dezenflasyon üzerinde risk oluşturacak fiyatlamalar görebiliriz.
*Kredi ve kart kullanımlarına da ilgi artarak devam ediyor. Toplam kredi 9 trilyon 954 milyar TL’den 10 trilyon 526 milyar TL’ye yükseldi. (6 Aralık – 28 Şubat)
*Pozitif gelişme ise akaryakıt. Küresel petrol fiyatlarındaki gerileme iç taraftaki enerji maliyetlerini de düşürüyor.