ALZHEİMER HASTALARI ORUÇ TUTARKEN HAFIZA KAYBI DAHA DA KÖTÜLEŞİR Mİ?
Alzheimer hastalarının hafıza kaybı, hastalığın doğası gereği zaman içinde ilerler. Oruç tutmanın tek başına hafıza kaybını daha da kötüleştirdiğini gösteren kesin bir bilimsel veri bulunmasa da, uzun süreli açlık ve susuzluk bilişsel performansı geçici olarak etkileyebilir. Özellikle konsantrasyon bozukluğu, dalgınlık ve zihinsel yorgunluk gibi belirtiler yoğunlaşabilir. Besin ve sıvı eksikliği, hastanın mevcut belirtilerle başa çıkmasını zorlaştırabilir. Ayrıca, ilaçların düzenli alınmaması ya da yanlış saatlerde kullanılması da Alzheimer belirtilerini şiddetlendirebilir. Doktorlar, hastanın bilişsel fonksiyonlarını korumak için düzenli aralıklarla beslenmenin ve ilaç alımının önemini vurgular. Dolayısıyla oruç tutma kararı, hastanın hastalık evresi ve tıbbi durumu göz önünde bulundurularak verilmelidir.
ALZHEİMER HASTALARI ORUÇ TUTMAK İSTEMİYORSA NE YAPILMALIDIR?
Alzheimer hastaları, hastalığın getirdiği zihinsel ve duygusal değişiklikler nedeniyle oruç tutmak istemeyebilir. Bu durumda, hastanın isteğine saygı duymak ve sağlık durumunu dikkate almak gerekir. Dini açıdan bakıldığında, oruç tutmayacak kadar güçsüz veya zorlanan kişiler için kolaylık sağlandığı bilinmektedir. Diyanet’in yaklaşımı, akli melekeleri yerinde olmayan ya da ağır hastalığı bulunanların oruç yükümlülüğü olmadığı yönündedir. Dolayısıyla ileri düzey Alzheimer hastalarında, dini açıdan zorunluluk ortadan kalkabilir. Hastanın yakınları veya bakıcıları bu konuda baskı uygulamamalı, hastanın konforunu ön planda tutmalıdır. Hem hastanın manevi ihtiyaçlarını karşılayacak hem de fiziksel sağlığını koruyacak alternatif yaklaşımlar geliştirilebilir. Uzman görüşleri, bu sürece rehberlik edebilir.
ALZHEİMER HASTALARI ORUÇ TUTARKEN ORTAYA ÇIKABİLECEK ACİL DURUMLAR NELERDİR?
Alzheimer hastalarında, oruç sırasında çeşitli acil durumlar oluşabilir. Özellikle tansiyon düşüklüğü, ani şeker düşmesi veya uzun süreli susuzluğa bağlı dehidratasyon bunların başında gelir. Hastalar bazen susadığını veya aç olduğunu ifade edemeyebilir, bu da metabolik dengenin hızla bozulmasına yol açabilir. Unutkanlık yüzünden ilaçların ihmal edilmesi kalp veya nörolojik sorunları tetikleyebilir. Ayrıca yoğun halsizlik ve konfüzyon, normalden daha yüksek düşme ve kaza riski oluşturabilir. Bayılma, çarpıntı, solunum güçlüğü gibi beklenmeyen belirtiler acil müdahale gerektirebilir. Bu nedenle, Alzheimer hastalarının oruç tuttuğu dönemlerde düzenli olarak kan basıncı, nabız ve genel davranışsal belirtiler izlenmelidir. Şüpheli bir durum görüldüğünde tıbbi destek alınması önemlidir.
ALZHEİMER HASTALARI ORUÇ İÇİN SAĞLIK RAPORU ALMALI MIDIR?
Alzheimer hastalarının oruç konusunda karar vermeden önce sağlık raporu veya uzman görüşü alması önerilir. Alzheimer hastalığı, her kişide farklı şiddette ve farklı belirtilerle seyreder. Dolayısıyla, hangi evrede ve hangi tıbbi ihtiyaçlara sahip olduğu bilinmeden oruç tutma kararı almak sakıncalı olabilir. Sağlık raporu, hastanın bilişsel durumunu, bedensel gereksinimlerini ve mevcut ilaç tedavisini dikkate alır. Gerekli görüldüğünde raporda, “Oruç tutması sakıncalıdır” veya “Belirli koşullar altında oruç tutabilir” gibi ifadeler yer alabilir. Doktorlar genellikle, hastanın günlük yaşam aktivitelerini nasıl etkilediğini ve beslenme düzenindeki değişiklikleri göz önüne alarak tavsiyede bulunur. Bu yaklaşım, hem dini yükümlülüğün doğru anlaşılmasını hem de hastanın sağlığının korunmasını sağlar.