Güngör, birçok kez uçakla seyahat ettiğini ancak uçmanın anlatılmayacak kadar keyifli olduğuna işaret ederek, “Dört bir yanın açık, sağa bakıyorsun dipsiz uçurum, tepene bakıyorsun gökyüzü, uçak yolculuğundan çok farklı bir duygu. İster istemez önceden tecrüben olmadığı için heyecana, korkuya kapılıyorsun, olmadık şeyler de geliyor insanın aklına, ‘ya düşersem’ gibi ama sonra dakikalar geçtikçe alışıyor insan gerçekten o zevkin ve anın tadını çıkarmaya bırakıyor.” diye konuştu.
Venöz yetmezliği nedeniyle Trabzon’daki Ahi Evren Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gören Güngör, tedavisinin ardından uçmayı hobi haline getirmek istediğini söyledi.
Güngör, “Üstüne basa basa söylemek isterim, bedensel engelli arkadaşlarım bu konuda gerçekten korkularına kapılmasınlar, denesinler.” ifadelerini kullandı.
Engelli bireylerin zorluklara rağmen hayatına devam etmesi gerektiğini belirten Güngör, “Hayat her şeye rağmen yaşamaya değer, ‘engelliyim’ diye de birtakım şeylerden geri kalmak insanın kendine yapacağı en büyük kötülüğüdür. Ailelere de seslenmek istiyorum, çocuklarına ön yargılı davranmasınlar, benim gibi uçmayı denesinler, bulutların üstünde hayat bambaşka bir şey, gerçekten güzel.” dedi.