Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun korkunç zararı ortaya çıktı



Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun korkunç zararı ortaya çıktı

Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte televizyon, telefon ve bilgisayar gibi uyaranların hayatımızdaki rolü de büyüdü. Bu durum, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan bireylerin, odak süresinin azalmasına neden olurken; öğrenme güçlüğü gibi zihinsel problemlerin de artmasına yol açtı. DEHB hakkında yapılan yeni bir araştırma, bu rahatsızlığa sahip olan kişilerin yaşam süresinin de daha kısa olduğunu ortaya koydu.

UCL araştırmacıları, DEHB’li erkeklerin ortalama yaşam süresinin 4 buçuk ila 9 yıl, kadınların ise 6 buçuk ila 11 yıl daha kısa olduğunu açıkladı.
Profesör Josh Stott, “DEHB tanısı konmuş bazı yetişkinlerin, beklenenden daha kısa bir ömür sürdüklerini görmek, gerçekten endişe verici” dedi. DEHB’li bireylerin birçok güçlü yönü olduğunu ancak doğru destek ve tedaviyle başarılı olabileceklerini vurgulayan uzman isim,  bu bireylerin çoğu zaman yeterli desteği alamadıkları için özsaygılarının olumsuz etkilendiğini de ifade etti.
DEHB, bireylerin davranışlarını ve odaklanma yetilerini etkileyen bir rahatsızlık olup genellikle 12 yaş altındaki çocuklarda teşhis edilse de yetişkinlerde de görülebilir. University College London tarafından yapılan araştırma, 2000-2018 yılları arasında İngiltere’deki yetişkinlerde DEHB reçetelerinin 20 kat arttığını, 18-29 yaş aralığındaki erkeklerde ise yaklaşık% yüzde 5.000’lik bir artış yaşandığını gösteriyor. ADHD UK adlı yardım kuruluşu, bu artışı artan farkındalık, azalan damgalama ve sağlık hizmetlerine erişimin iyileşmesi gibi faktörlerin bir araya gelmesine bağladı.
DEHB’li bireyler genellikle yüksek enerjiye sahip olup ilgilerini çeken konularda yoğunlaşabilirler ancak sıradan görevlere odaklanmakta zorlanabilirler. Bu durum; dürtüsellik, huzursuzluk, planlama, zaman yönetimi sorunlarına yol açabileceği için okulda ve işte başarıyı zorlaştırabilir.
Araştırmanın yazarı Dr. Liz O’Nions, DEHB’li yetişkinlerin yalnızca küçük bir yüzdesinin teşhis edildiğini belirterek, “Bu, bu çalışmanın toplumun sadece bir kesimini kapsadığı anlamına geliyor” dedi. Ayrıca, DEHB’li bireylerin daha fazla sağlık sorunuyla karşılaştığını ve araştırmanın yaşam beklentisi farkını abartmış olabileceğini de ekledi.
King’s College London’dan Prof. Philip Asherson, bu araştırmayı DEHB’deki yüksek ölüm oranlarını ve daha kısa yaşam süresini vurgulayan önemli bir çalışma olarak değerlendirdi. DEHB, aynı zamanda sigara içme, obezite, kalp-damar hastalıkları ve kanser gibi sağlık sorunlarıyla da ilişkilidir. Bu bireylerin aşırı yeme, sigara içme gibi sağlıksız alışkanlıklara ve riskli davranışlara daha yatkın oldukları da biliniyor